Ankara Sanayi Odası, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ve TÜBİTAK’ın da desteğiyle, FİGES Mühendislik ile birlikte nükleer teknoloji alanında uranyum yerine, toryum ile çalışan ergimiş tuz reaktörü prototipini üretmek için çalışmalara başladı.
ASO Başkanı Nurettin Özdebir, bu konuda ilk olarak Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank’ı bilgilendirdiklerini belirtirken, Türkiye’nin bu alanda mini reaktör üretebilmesi için öncelikli olarak devletin uluslararası deklarasyonda bulunması gerektiğini bildirdi. Özdebir, Türkiye’nin bu alanda ne yapacağını uluslararası kurumlara anlatıp onay aldıktan sonra üretime başlanabileceğini kaydetti.
Ulusal reaktör için fırsat
Bu teknolojinin çok küçük alana ihtiyaç duyduğunu ve enerji üretiminde düşük ısı gerektirdiği için riskinin de olmadığını kaydeden Nurettin Özdebir, bunun Türkiye’nin ulusal reaktörünü geliştirmek için bir fırsat olduğunu söyledi. Devletin gerekli desteği vermesi halinde prototipin 5 yıl içinde üretilebileceğini açıklayan Özdebir, bu teknolojiyle ulaşımın zor olduğu sınıra yakın bölgelerde askeri birliklerin enerji ihtiyaçlarının karşılanabileceğini, aynı şekilde gemilerde de kullanım sağlanabileceğini anlattı.
4. nesil nükleer reaktörler arasında da sayılan ergimiş tuz reaktörlerin Türkiye gibi toryum zengini bir ülke için önemli avantajlar içerdiğini söyleyen Özdebir, “İlk prototipleri 1950’li yıllarda ABD’de yapılan ve daha sonra uranyumun görece ucuz olması sebebiyle rafa kaldırılan bu teknoloji ile son yıllarda ilgilenmeye başlayan ve araştırmalar yapan ülkeler ortaya çıktı” dedi.
8 yıllık tecrübe var
Son yıllarda Ticaret Bakanlığı’nın Ur-Ge desteği yanı sıra Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı desteğiyle de Nükleer Sanayi Kümelenme Projesi yürüttükleri bilgisini veren Özdebir, 8 yıldır hem ASO olarak hem de projeye dahil firmaların ciddi tecrübe kazandığını anlattı. Sağlanan birikimin Türkiye’nin kendi nükleer teknolojisini geliştirmek için kullanılabileceği aşamaya gelindiğinin altını çizen Nurettin Özdebir, “Sanayi ve Teknoloji Bakanımız TÜBİTAK’ta bir çalışmayı da başlatmış bulunuyor. Elimizde ergimiş tuz reaktörlerine ilişkin ayrıntılı tasarım bilgileri de mevcut” şeklinde konuştu.
Tabu olmaktan çıktı
Kümelenmenin başladığı 2017’de nükleer teknolojinin Türkiye için bir tabu olduğunu hatırlatan Nurettin Özdebir, “İçine girdikçe farklı alanlar açıldığını gördük. Hâlen devam eden santraller için bizim sanayicilerimizin yapabilecekleri üretimleri belirledik” dedi.
Özdebir, bu çalışmalar devam ederken 4’üncü nesil nükleer santrallerle tanıştıklarının altını çizdi. Bu alanda çalışma yapmak için öncelikli olarak Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank’ı bilgilendirdiklerini söyleyen Özdebir, TÜBİTAK bünyesinde de bir çalışma başlatıldığı bilgisini verdi.
3 metre çapında silindire 1000 mw elektrik üretilecek
Bu sistemde basınçlı kap kullanılmamasının avantaj olduğunu söyleyen Nurettin Özdebir, 600-700 derece gibi sıcaklığın yeterli olmasının da ergimiş tuz reaktörlerinin güvenliğini artıran unsur olduğunu belirtti. 4’üncü nesil reaktörlerin de kendi aralarında sınıfl andırıldığına vurgu yapan Özdebir, güvenilir ve kompakt yapıda olan bu santrallerin soğutma suyuna bile ihtiyacı olmayanları bulunduğunu dile getirdi. Özdebir yaklaşık 3 metre çapında silindirde 1000 mw elektrik üretmenin mümkün olduğunu aktardı. Burada nükleer santral değil, nükleer santralin enerji üreten reaktörünü yapmaya talip olduklarını dile getiren Nurettin Özdebir, “ABD hükümeti proje için 300 milyon dolar yardım vermiş, bizim 10 milyon dolarlık katkıyla prototipi ortaya çıkarabileceğimize aklımız kesiyor” dedi. Özdebir, bu projenin enerji ithalatına çok fazla para harcayan Türkiye’yi enerjide dışa bağımlılığı sıfırlayabilecek noktalara kadar götürebileceğini vurguladı.
DÜNYA 18.05.2021