GTC Güneş, Türkiye’den dünya markası olacak

0

Sektöründe Türkiye’nin ilk özel  Ar-Ge merkezinin kurulmasına öncülük eden GTC, çift taraflı cam cam güneş panelleri üretimi gerçekleştiriyor. Niğde Bor Organize Sanayi Bölgesi’nde Ağustos ayında Mono PERC tipinde güneş hücreleri üretecek olan 100MW kapasiteli GTC Güneş Hücresi Fabrikası’nı Kasım ayında devreye almayı planlıyor.

Türk mühendisleri tarafından geliştirilen hücre teknolojisi sayesinde paneller topraktan yansıyan güneşten de elektrik üretecek. Mevcut paneller ortalama 20-25 yıl kullanılabilirken yerli paneller ise beş yıl daha fazla kullanım ömrü sunuyor

Enerjide dışa bağımlı olan Türkiye her geçen yıl yenilenebilir enerji kaynaklarına daha fazla yatırım yapıyor. Bu alanda faaliyet gösteren GTC, Adıyaman’daki güneş paneli fabrikasının ardından Niğde’deki tesisinde yerli güneş hücresi üretimine başlıyor. Türk mühendisleri tarafından geliştirilen hücre teknolojisi ile panellerden çift taraflı elektrik üretimi mümkün hâle gelirken, GES’lerin ömrü de 30 yıla çıkacak. GTC Yönetim Kurulu Başkanı Çiğdem Besen 69 milyon liralık bir yatırımla hayata geçirdikleri Niğde’deki tesisin yıllık 100 MW üretim kapasitesine sahip olduğunu belirterek “Ürettiğimiz panellerin tasarımları ve teknolojisi şirketimize ait. Kasım ayında panellerimiz için hücre de üreteceğiz. Fabrikada 95 kişiyi istihdam edeceğiz. Bizim yola çıkarken kendimizi teknoloji firması olarak konumlandırdık ve bunun için çalışıyoruz. Panel montajını Türkiye’de yapan bir firma olmayı hiçbir zaman istemedik. İnatla kendi tasarımımız olan ürünleri satmaya gayret ediyoruz” dedi.

TOPRAKTAN GÜNEŞ ALIYOR

Besen, panel teknolojisi hakkında ise şu bilgileri verdi: Küresel rekabette söz sahibi olabilmek için teknolojik olarak ileri düzeye gelmemiz gerektiğini biliyorduk. Bu yönde ilerleyerek, bugün uluslararası emsallerimizden birçok alanda ileri noktaya geldik. Panellerimiz ABD’de sekiz ay boyunca belli testlerden geçti. Normal standartlar bin saat iken, bizim ürünlerimiz altı bin saat boyunca zor iklim şartlarına dayanıklı çıktı. Standart çerçeveli modüllerle karşılaştırıldığında, altı kat daha fazla dayanıklı ürünlere sahibiz. Normal santraller 20-25 yıl giderken bizim panellerimiz 30 yıllık kullanımı sonunda en fazla yüzde 16 güç azalımı yaşayacaklar. Bunun dışında verimlilik konusunda da üst seviyedeyiz. Ürünlerimiz aynı zamanda çift yüzlü olduklarından arkadan gelen düşük güneş ışığını da kullanarak, emsallerine göre ilk kurulum yılında en az yüzde 6 daha fazla elektrik üretimi sağlıyor. Öyle ki topraktan bile beslenebiliyor. Özellikle beyaz zeminli endüstri tesisleri için çok ideal. Üstelik bütün bunları yüzde 10 daha az alan kaplayarak ve yüzde 10 daha az mekanik altyapı ihtiyacı doğurarak yapıyoruz. Ürettiğimiz çift yüzlü çift camlı fotovoltaik hücreler AA sınıfı yangın güvenliğine sahip. Tesiste bir yangın dahi çıksa yayılmıyor çünkü panellerimiz çerçevesiz ve plastik arka tabaka kullanmıyoruz.

İTHAL ÜRÜNLE BU İŞ OLMAZ


Türkiye’nin tek kurtuluşunun güneş ve rüzgar enerjisi olduğunu dile getiren Besen “Fosil yakıtlar gerçekten havayı kirletiyor. Yeni doğalgaz kaynakları bulmamız elbette ki ülkemiz için güzel şeyler ama ileriye dönüş çözümler değil. Türkiye’nin güneş ve rüzgârdan başka şansı olduğunu düşünmüyorum. Devletin bürokratlarına da bunu anlatmaya çalışıyorum. Piyasa da teknoloji konusunda pek seçici değil. Modayı takip ediyor. Genelde hangi ürün teknolojik, hangi ürün daha verimli diye bir analiz yapıldığını düşünmüyorum. Çin’den ürünleri getirip panellerin kurulmasına odaklanılıyor. Bu çözüm değil; çünkü yıllar boyunca ithalata devam etmeniz gerekir. Türkiye’de panel üretimi konusunda, işlerini iyi yapan 10 tane fabrika var. Ama bunların hepsi güneş hücresini dışarıdan ithal ediyor ve ithal etmeye de devam edecekler. Devletin de bizleri fiyat ve maliyet olarak desteklemesi gerekiyor” diye konuştu.

PANELE KADIN ELİ DEĞDİ


GTC Yönetim Kurulu Başkanı Besen’ın en hassas olduğu alan kadın istihdamı. Doğu ve Güneydoğu’da iş başvurusu yapan hemen hemen her kadını işe aldıklarını söyleyen Besen “Yöneticilerimizin yüzde 40’ı kadınlardan oluşuyor. İnsan kaynakları, mali işler gibi departmanlarımızın yöneticileri kadınlardan oluşuyor. Nusaybin, Şırnak, Ankara ve Antalya gibi illerde mühendislerimiz var. Elâzığ Fırat Üniversitesi bizim için ciddi kaynak sağlayan bir üniversite. Yeni mezun kişileri alıyoruz” dedi.

ABD’YE SATACAK


Yerli üretim panelleri iç pazarın yanı sıra yurt dışında özellikle de ABD ve Kanada’ya ihraç etmek istediklerini dile getiren Besen “2023 yılından itibaren üretimimizin yüzde 40’ını ihraç etmeyi hedefliyoruz. ABD özellikle Çin ürünlerine ciddi vergi uyguluyor. Bu bizim için bir fırsat. İhracat pazarına ABD’den başlamayı planlıyoruz. Bu alanda teknoloji üreten bir firma olmak istiyoruz” ifadesini kullandı.  Türkiye’nin güneş üssü olabileceğini dile getiren Besen “Ülke olarak yarı iletken teknolojiler konusundaki şansımızı 1970’li yıllarda Güney Kore ve Malezya gibi ülkelere kaptırdık. Ama şu anda doğru politikalar uygulandığı takdirde, Türkiye güneş paneli konusunda bir üretim ve teknoloji merkezi olur. Örneğin YEP kararlarında yarı iletken teknolojilere ne kadar destek sağlayacaklarını açıklamalıdır. Türkiye’deki tüm panel üreticileri güneş hücresini kendisi üretebilirse, tüm panellerin yerlilik oranı yüzde 70-75’i bulacak. Bu durum ülkemiz ekonomisine önemli bir katkı sağlayabilir” dedi.

TÜRKİYE 03.10.2020

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here