Karadeniz Teknik Üniversitesi öğrencilerinden oluşan Creatiny Grubu, 6 ay süren çalışmanın ardından su altında 20 metreye kadar görüntüleme yapabilen bir teknoloji geliştirdi. KTÜ Creatiny Grubu Kaptanı Kaan Öztürk, “Birisi boğulduğunda, dalgıç çağırmak yerine bu araç kullanılabilir. Aracı 5 dakika içinde kurup, suya atıp, gözlem yapabiliyorsunuz, şu an en zayıf noktası bağlantıları. Bu sorunu çözebilirsek, 100 metreden daha derine girebilir” dedi.
Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) öğrencilerinden oluşan Creatiny Grubu, 6 ay süren çalışmanın ardından, tamamen yerli üretim “su altı drone”u geliştirdi.
İstanbul Yeni Havalimanı’nda gerçekleştirilen Teknofest’e insansız su altı sistemleri kategorisinde katılan KTÜ Creatiny Grubu, festival süresince tamamen kendi yerli üretimleri olan ve dünyada “ROV” olarak bilinen su altı görüntüleme sistemini tanıttı.
Katılımcıların büyük ilgi gösterdiği yerli üretim su altı teknolojisi, suyun 20 metre derinine kadar görüntüleme yapabiliyor. Bağlantı sorununun çözülmesi halinde sualtı aracı, 100 metreye kadar görüntüleme yapabilecek.
1000 TL’ye mal oldu
Creatiny Grubu Kaptanı Kaan Öztürk, yaptığı açıklamada, Creatiny Grubu’nun bilgisayar ve elektronik mühendisliği bölümü öğrencilerinden oluştuğunu, tasarım üzerinde yaklaşık 6 ay boyunca yoğun şekilde çalıştıklarını anlattı.
Aracı tasarlarken tamamen yerli bir araç üretmeyi hedeflediklerini aktaran Öztürk, yurt dışında “ROV” adı verilen bu su altı araçlarının çok popüler olduğunu, insanların artık uzayı ve su altını keşfetmeye başladığını dile getirdi.
Bu aracın bir iticisinin yurt dışında 200 dolar civarında olduğunu belirten Öztürk, kendi araçlarını ise 1000 TL’ye mal ettiklerini söyledi.
5 dakikada kuruluyor
Yerli sermaye ile bu teknolojilerin yapılabileceğini göstermek istediklerini ifade eden Öztürk, “Bu araçları herkes elinden geldiğince küçültmeye çalışıyor taşınabilir olması için. Normalde yurt dışında imal edilen ROV’lar, biraz kaba üretiliyor.” dedi.
Kendi ürettikleri aracın basit görevleri gerçekleştirebileceğini anlatan Öztürk, “Örneğin birisi boğulduğunda, dalgıç çağırmak yerine bu araç kullanılabilir. Aracı 5 dakika içinde kurup, suya atıp, gözlem yapabiliyorsunuz. Maliyetini de çok düşürmeye çalıştık. Çünkü maliyeti düşürebilirsek, cihaz herkes için erişilebilir olacak. Bu aracı satma planımız da var. Şu an en zayıf noktası bağlantıları. Bu sorunu çözebilirsek, 100 metreden daha derine girebilir. Bu cihazlar su altında kablosuz sinyal çalışmadığı için mecburen kablo ile çalışıyor. Elimizdeki kumandayla bağlantı kurarak, cihazın kamera görüntüsünü alıyor, her türlü veri alış verişini yapabiliyoruz.” diye konuştu.
“Bunun kadar küçük üretilmiş ROV yok”
Geliştirdikleri aracın tam anlamıyla bir “su altı drone”u olduğunu ve Teknofest’te birçok kişinin de kullanma imkanı bulduğunu ifade eden Öztürk, “Kullanması çok keyifli. Henüz isim koyamadık. Bir tavsiye olursa iyi olur bizim için. Şu an bunun kadar küçük üretilmiş ROV yok. Bunu, kit halinde satmayı düşünüyoruz. Biz, herkesin bu teknolojiye erişmesini istiyoruz.” dedi.
Öztürk, aracı emniyet ve jandarmanın basit görevlerde kullanabileceğini, talep edilirse onlar için ücretsiz de sağlayabileceklerini sözlerine ekledi.
YENİ ŞAFAK 23.09.2018
