Bugünlerde Amerika’daki teknoloji çevrelerinde herkes New York Times gazetesinin ‘Bestseller’ listesine giren ‘Robotların Yükselişi’ kitabını konuşuyor. Kitabın yazarı Martin Ford’a göre, gittikçe artan yapay zekâ teknolojisi karşısında çok büyük bir ekonomik dönüşüm bizi bekliyor. Ford’a göre çok da uzak olmayan bir gelecekte geleneksel birçok meslek yok olacak, robotlar karşısında yaratıcılığı ve insanlarla karmaşık ilişkiler kurmayı gerektiren meslekler ayakta kalacak. Türkiye’de Kronik Kitap’tan çıkan ‘Robotların Yükselişi’ kitabının yazarı Martin Ford, Hürriyet’in sorularını yanıtladı.
Robotların birçok sektörde insanların mesleklerini ellerinden alacağına dair korku gitgide büyüyor. Gerçekten de ‘otomasyon’ ve makineleşme yüzünden çok sayıda insan işini kaybedecek mi?
– Önümüzdeki 10 ila 20 yıl içinde milyonlarca kişinin işini kaybedeceğini düşünüyorum. Aynı zamanda çok sayıda meslek de ‘vasıfsız’ hale gelecek, böylece özel eğitim alıp bir zamanlar yüksek maaşlar kazanan çalışanlar, şimdi vasıfsız çalışanlar da aynı işleri yapabileceği için daha düşük maaşlar kazanacaklar. Şunu unutmamak gerekiyor, kaybolan bu meslekler sadece sanayide gerçekleşmeyecek, yani bundan etkilenen sadece fabrika işleri olmayacak. Aynı zamanda hizmet sektöründe çalışanlar ve üniversite mezunu profesyoneller de dahil beyaz yakalılar da bundan etkilenecek.
* Şu anda yapay zekâ tarafından icra edilmeye başlayan işler ve meslekler var mı, bunlar hangileri?
– Rutin ve sonuçları önceden tahmin edilebilir olan her iş robotlaşma için iyi bir adaydır. Bu sadece fabrikalarda çalışan vasıfsız işçilerin işleri için geçerli değil. Masa işi gerektiren bir sürü meslek de bundan etkilenecek. Örneğin muhasebecilik ve resepsiyonistlik gibi… Ayrıca avukatlık, gazetecilik ve hatta bazı hekimlik türleri gibi özel yetenek gerektiren meslekler de bu süreçten etkilenecek. Şu anda, akıllı yazılımlar, insanlar tarafından icare edilen bu mesleklerdeki işlerin ve görevlerin bir kısmını yerine getirebiliyor, ancak bunların zamanla ve hızla daha da iyileceğini ve daha fazla görevi yerine getireceğini öngörüyoruz.
* Peki hangi meslekleri robotla devralacak? Hangi meslekler insanlar tarafından yapılmaya devam edecek?
– Öngörülebilir bir gelecekte, insanlar için en garantili meslekler, yaratıcılığı, insanı merkeze alan ve insanlarla karmaşık ilişkiler kurmayı gerektiren ve hareketliliği ya da önceden kestirilemez çevrelere sık sık gitmeyi gerektiren meslekler olacak. Yaratıcılık gerektiren mesleklere örnek olarak mühendisleri, sanatçıları, tasarımcıları, iş stratejistlerini verebiliriz. Yani bilgisayarların bu tür yaratıcı işleri yapması için daha epey bir vakit var. İnsanı merkeze alan mesleklereyse hemşirelik, doktorluk, öğretmenlik (en azından küçük çocukların öğretmenliği) ve de işleri müşterileriyle iyi ilişkiler kurmayı gerektiren işadamlığını örnek verebiliriz. Çok fazla hareketlilik, beceri ve sorun çözme gerektiren meslekler örnek olarak da yetenek gerektiren esnaflık işlerini verebiliriz: Tesisatçılık, elektrikçilik, vs. Bu meslekleri yapabilecek bir robot inşa etmek bizim için hâlâ bilimkurgu filmlerinde olabilecek bir şey. Ancak eninde sonunda, büyük ihtimalle -20 veya daha fazla yıl içinde- yapay zekâ teknolojisi ilerledikçe bu mesleklerin bazıları da risk altına girebilir.
* Peki geleceğin meslekleri hangileri olacak? Gelecekte iş-güç sahibi olabilmek için kendimize ya da çocuklarımıza nasıl bir yatırım yapmalıyız?
– Gelecek için verilebilecek en iyi tavsiye şu: Kariyerimizi ve çocuklarımızın eğitimini yaratıcılık, insan etkileşimi ve insanlarla ilişki inşa etmek gibi vasıflara yönlendirmeliyiz. Tabii ki aynı zamanda bilim ve teknoloji alanında eğitim almak da çok değerli olacak. En kazançlı bazı işler yapay zekâ ve robot gibi alanlardaki işler olacak.
* Ekonomik olarak insanlığı nasıl bir gelecek bekliyor?
– Ekonomik olarak çok büyük bir dönüşüm bizi bekliyor. Geleneksel birçok meslek yok olacak. İnsan nüfusunun büyük bölümü görece rutin işler yapıyor. Bu insanların hepsinin rutin olmayan, yaratıcı işlere yönelebileceğini beklemek büyük ihtimalle gerçekçi olmaz. Çok sayıda kişi de işsiz kalacaktır. Eğer işsizlik çok yüksek seviyelere ulaşırsa bu da ekonomik sorunlar doğuracaktır çünkü ürün ya da hizmet satın alabilecek maddi güçte ve yeterli gelire sahip yeteri kadar insan olmayacaktır. Tüketim talebinde çok büyük bir düşüş olacaktır, bu da ekonomik durgunluğa ve hatta deflasyon sarmalına girmemize yol açar. Tüm bu sebeplerden ve yüksek işsizliğin yol açacağı sosyolojik sorunlardan dolayı sanırım eninde sonunda işsiz olan herkesin en azından asgari bir ücretle geçinebilmesini garantileyecek evrensel bir temel gelir miktarı sağlamak gibi bir çözüm bulmamız gerekecek.
Martin Ford, geleceğe ilişkin şu tavsiyeyi veriyor: “Kariyerimizi ve çocuklarımızın eğitimini yaratıcılık, insan etkileşimi ve insanlarla ilişki inşa etmek gibi vasıflara yönlendirmeliyiz.”
HÜRRİYET 27.05.2018