TEGV ve Google.Org işbirliğinde tasarlanan Algo Dijital, bilişim dünyasının kapılarını çocuklara açmayı hedefliyor.
Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı (TEGV) Yönetim Kurulu Başkanı Cengiz Solakoğlu, “Nitelikli eğitim ülkemizin geleceğini şekillendiren en önemli kaldıraç. Ülkemizin huzur ve barışı, rekabet gücü çocuklarımıza ne kadar iyi bir eğitim verdiğimizle iligili. Nitelikli eğitim her çocuğun hakkı; fakat eğitimde fırsat eşitliği yok. Türkiye’nin bir eğitim seferberliğine ihtiyacı var” diyor.
Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı kurulduğu günden bu yana, ilköğretim çağındaki çocuklarımızın, daha güzel bir çocukluk yaşamaları ve yarınlara umutla bakmaları için, okul içi ve dışı saatlerde çok yönlü bir eğitim desteği almalarını ve çağdaş eğitim olanaklarından faydalanmalarını amaçlıyor. TEGV’in yaklaşık 10 bin gönüllüsü var ve kurulduğu günden bu yana 2 buçuk milyon çocuğun geleceğine katkı sağladı.
TEGV şimdi de, matematik, fen, okuma ve sanat olmak üzere dört alanda gerçekleştirdiği eğitim programlarına bir yenisini daha ekliyor ve Google.Org’un desteği ile çok önemli bir eğitim programını hayata geçiriyor. Çocukların temel dijital becerilerini güçlendirmek amacıyla tasarlanan Algo Dijital’in hedefi bilişim dünyasının kapılarını çocuklara açmak. Proje, algoritmik düşünme, dijital okuryazarlık ve blok temelli kodlama/programlama gibi uygulamaların eğlenceli bir dille aktarılmasına dayanıyor.
1 milyon dolar bağış yapıyor
Projenin destekçisi Google.Org kurulduğu 2005’ten bu yana toplumları ilgilendiren projelerde destek veriyor. Şirket; eğitimde fırsat eşitliği, doğal felaketler ve salgın hastalıklarla mücadele gibi konularda faaliyet gösteren ve kar amacı gütmeyen kuruluşlara gerek yerel gerekse küresel çapta bağışlarda bulunuyor.
“Yardımlaşma ilk önce yaşadığımız ve çalıştığımız yerde başlar” sloganı ile hareket eden şirket, Algo Dijital projesi için 1 milyon dolar bağış sağlıyor. Google Türkiye Ülke Müdürü Bülent Hiçsönmez, “Gelecekte başarının temelinde ‘düşünme’ ve ‘merak’ yatıyor. Çocuklarımızın dil, matematik ve fen bilimleri ile ilgili temel eğitimleri almanın yanısıra; algoritmik düşünme, problem çözme ve birlikte çalışma gibi konularda da kendilerini geliştirmeleri, 21. yüzyılın gerektirdiği becerilere sahip olmaları büyük önem taşıyor” diyor. Dijital teknolojinin, kısıtlı olanaklara sahip çocukların eğitime erişmesi için inanılmaz bir potansiyel ve fırsat sunduğunu kaydeden Hiçsönmez, bugün geldiğimiz noktada dijital dünyanın öğrenmenin yeni platformu olarak tanımlandığını söylüyor. Peki Türkiye’nin karnesi ne durumda? Dijital yetkinlikler açısından Türkiye’nin başarılı bir tablo sergilediğini söylemek zor. Dijital ortamda problem çözme, bilgisayar okuryazarlığı gibi konularda OECD ortalamalarının çok altındayız. “Ama bu noktada karamsar olmak yerine, harekete geçmek gerekiyor” diyor Bülent Hiçsönmez ve şu bilgileri veriyor: “10 yılı aşkın süredir faaliyet gösterdiğimiz Türkiye’de, İstanbul Milli Eğitim Müdürlüğü ile yürüttüğümüz çeşitli iş birlikleri ve projelerle, eğitimcilerin ve öğrencilerin dijital becerilerini geliştirmelerini, bu dünyayı daha etkin kullanmalarını sağlayacak eğitim programları düzenliyoruz. Yaptığımız bu çalışmalarla bugüne kadar yaklaşık 250 bin öğrenciye dokunduk. TEGV çatısı altında yürütülecek olan ve 1 milyonun üzerinde çocuğumuza ulaşması hedefl enen bu proje, önümüzdeki on yılları etkileyebilecek büyük bir adım. Belki de çok uzak olmayan bir gelecekte bu vesileyle Türkiye’den de bir garaj hikayesi çıkmasına hep birlikte tanıklık edebiliriz.”
4. Sanayi Devrimi’ni yakalacaklar
Çocukların temel dijital becerilerini henüz ilköğretim çağında kazanması, hızlı bir dinamikle gerçekleşen 4. Sanayi Devrimi’ni yakalayacak yeni bir neslin yetişmesini sağlayacak. Türkiye genelindeki 72 TEGV noktasında uygulanacak projenin üç yılda 160 bin çocuk ile 2 binden fazla gönüllüye ulaşması hedefl eniyor. Projenin Eylül ayında tüm çocuklara açık bir portala dönüşmesiyle de 1 milyon çocuğa erişilmesi amaçlanıyor. Projenin hedefl ediği kazanım ise Türkiye’nin geleceği adına belirleyici olacak nitelikte: “Dijital dünyada kendine güvenen, gelişen teknolojilere hakim, sadece kullanıcı değil üretici olmayı da başarmış yeni bir nesil.”
Bazı çocuklar değil, her çocuk erişebilecek
Projenin önemli bir özelliği, online bir portal olarak Eylül 2017’de hayata geçecek olması. Böylece Algo Dijital’e ‘bazı çocuklar değil, her çocuk’ erişebilmiş olacak. Bu da toplamda 1 milyon çocuğun dijital çağı yakalaması anlamına geliyor. Çocuklar, Algo Dijital ile dijital okuryazarlıktan dijital güvenliğe kadar sanal dünyanın alfabesini öğrenmenin yanı sıra internet kullanımı konusunda da bilgi sahibi olacaklar. Böylece sanal dünyada buldukları bilgiyi doğru şekilde değerlendirebilecek, teknolojinin kötü kullanımına karşı farkındalık sahibi bireyler olarak yetişmeleri için gereken doğru davranışları oyunlarla öğrenecekler.
DÜNYA 24.02.2017