3D, 4K, Ultra HD ya da VR mi? Yoksa bunlardan hiçbiri değil mi geleceğin TV teknolojisi ?
Yıl 1967… Bir İngiliz kasaba evindeki oturma odasının ortasında 20 inçlik sağlam bir televizyon oturuyor. Çevresinde toplananlar BBC’nin ilk renkli yayınını izlemek için adeta televizyonun içine girmişler. Ekranda Wimbledon… İngiltere’den Roger Taylor, Güney Afrika’dan Cliff Drysdale oynuyor.
Bu aile, 50 yıldan daha kısa bir sürede ekrandaki topun salona gireceğini, her çimenin teker teker ayırdedilecek çözünürlükte görüneceğini, üstelik tüm bunların bir resim çerçevesinden daha ince bir yüzeyde olacağını bilselerdi ne olurdu? 360 derece görüntüden söz etmiyoruz bile! Geçtiğimiz yarım yüzyılda TV teknolojisi uzun bir yol kat etti, ancak nereye gittiğine ilişkin bir verimiz var mı? Peki sihirli kutunun önümüzdeki 10 yılında neler bekleyebiliriz?
Birlikte televizyon izleyelim mi?
Sanal gerçekliğin artmasıyla birlikte, isteğe bağlı akış ve TV’nin bir mobil ekranın üstünde gezinmesiyle, televizyonu birlikte izlemek için kanepeye yığılmış aile fertleri ve arkadaşların dönemi bitti. Neyi izleyeceğinizi ve ne zaman izleyeceğinizi uzaktan kumandadan seçebildiğiniz, sınırsız alternatif var. Yani mecburen izlenilecek bir yayın yok. Ancak, Sony’nin Evde Eğlence Sorumlusu Nick Roos, büyük televizyonu oturma odasından çıkarmak için çok acele edilmemesi gerektiğini söylüyor. “Televizyon için her zaman bir yer olacak” diyor Roos. “Bütün bir ailenin aynı programı izlediğini hayal edebiliyor musunuz? Hepsin VR kulaklıklar açıkken… TV’yi birlikte izlemenin sosyal boyutu tamamen tükendi!” Roos haklı. Rio Olimpiyatlarından X Factor’a kadar canlı etkinlikler, yalnızca TV’de izlenirken yaşar ve nefes alır. Bir yarışmacının bitişi görürken duyulan heyecanın ve çığlık atmanın keyfi bu söz ettiğimiz manzarada var mı? VR gözlük çağında bu keyfi çıkarmak imkansız.
Elbette tüm bunlar, VR’nin TV’nin geleceği için heyecan verici bir kavram olmadığını göstermiyor. CCS Insight tarafından yapılan araştırmaya göre, VR endüstrisi bu yıl %168 büyümeye endekslendi. ABD’de Samsung’un Gear VR kulaklığının bir milyondan fazla aktif kullanıcısı var. Dahası, bu yılın başlarında sanal gerçeklik serisi Defrost, 360 derecelik kameralar ve VR donanımı hayata geçirmek için önemli bir prömiyer yaptı.
VR yalnızca oyun için değil
Yakın zamana kadar, VR genellikle oyun dünyasıyla ilişkili bir şeydi. Samsung Gear, HTC Vive ve Oculus Rift olağan şüphelilerdi, ancak Sony de PlayStation 4 için sadece VR donanımı geliştirdi. Roos, VR’nin TV ve film için başarılı olabileceğini söylüyor çünkü çok az yer kaplıyor ve ses çıkarmıyor: “Bazı insanlar gerçekten büyük bir ekran boyutu için bir fiziksel alana ya da bir projektör için yeterince büyük bir duvara sahip değiller. Dolayısıyla, modern televizyonların getirebileceği sinema deneyimi için yerleri yok. Ayrıca, çocuklar yataktaysa ve kendi başınıza bir film izlemek istiyorsanız, o zaman bir VR kulaklık kullanmak, kulaklıkları takmak ve komşularınıza rahatsızlık vermeden sinema deneyiminizi tam olarak elde etmek için harika bir çözüm öneriyoruz Büyük bir oturma odası için.”
Geleceğin TV’si bunlar değil
Şimdilik Sony, ev eğlencesi gelişmeleri için gerçek televizyonlara odaklanıyor. HD, Ultra HD, 4K… Bunların hepsi zaten sahip olduğumuz şeyleri kullanarak daha fazla detay yaratmaya çalıştı. Ancak Nick Roos, geleceğin TV’sinin bunlardan hiçbiri olmayacağını savunuyor. İddia ettiği şey, bir sonraki evrenin HDR yani High Dinamic Range, Yüksek Dinamik Menzil… HDR içeriği çekimleri yakalamak için daha gelişmiş kamera teknolojisi kullanılarak üretiliyor ve daha fazla ışık kontrastlı ve dolayısıyla daha ayrıntılı bir görüntü elde ediliyor. Örneğin, bir kamp ateşi standart bir ekranda, alevin gölgesindeki her şeyi siyah gölgeye çevirir. Oysa HDR, kasvetli bir ortamda neredeyse hiç aydınlanmamış nesnelerin farklı renk tonlarını ve dış hatlarını görmenizi sağlıyor.
Nick Roos, “Normal televizyonlara kıyasla fark, gece-gündüzdür” diyor: “HDR çok daha fazla detay, daha fazla renk, daha fazla parlaklık verir. Bu ileriye doğru büyük bir adım.” Eğer HDR geleceğin görüntüsü olarak kabul edilecekse, TV ve film yapımcılarına ihtiyaç duyulacak. Çünkü bu süreç insanların HDR için özel olarak çekim yapmalarını gerektiriyor. Şimdiden bu teknolojiyi geliştirme yoluna giren televizyoncular var. Umut, daha iyi resim kalitesinin daha iddialı içerik anlamına geleceği. Daha samimi çekimler, daha fazla dram, daha fazla katliam. “Filmleri daha etkileyici göreceğiz. TV’ler büyüyor. Bu büyük ekranlarda büyük patlamalara veya daha hızlı araba kovalamasına sahip filmleri görebileceğiz. HDR bize anda var olma olanağı sunacak” diyor Roos. (www.radiotimes.com)
BİLGİ Çağı 17.12.2016