Hacettepe Üniversitesi (HÜ), yerli aşı konusunda çalışmalarını tamamlayarak Hepatit B aşısı üretti.
Türkiye’de ilk kez yerli morfin geliştirerek ruhsat alan Hacettepe Üniversitesi (HÜ), yerli aşı konusunda da çalışmalarını tamamlayarak Hepatit B aşısı üretti.
HÜ Eczacılık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Bülent Gümüşel, yaptığı açıklamada, araştırma ve geliştirmenin tıp biliminin temeli olduğunu belirterek, Türkiye’de Cumhuriyet’in ilk yıllarında aşı üretiminin yapıldığını ancak 1990’lı yılların ortasından itibaren bunun durduğunu ve ülkenin bu alanda dışa bağımlı hale geldiğini söyledi.
Türkiye’nin bütün aşılarının yurt dışından ithal edildiğini belirten Gümüşel, “Ülkemizin 2023 sağlık ve ekonomik stratejisi kapsamında kendi aşısını üretmesi önemli ve gereklidir” dedi.
Gümüşel, Hacettepe Üniversitesinin her türlü araştırma geliştirme, üretim için alt yapıya ve teknik donanıma sahip olduğunu ifade etti.
İlk yerli aşı geliştirme çalışmalarından olumlu sonuç alındığının müjdesini veren Gümüşel, “Çalışmalar sonucunda 14 Mayıs 2016 tarihi itibariyle Hacettepe Üniversitesi bünyesinde Eczacılık Fakültesinin yürütücülüğünde, Keymen firması ortaklığında ülkemizde ilk kez Hepatit B antijeni üretildi. Böylece üniversite-kamu-sanayi iş birliğiyle Türkiye’de aşı üretiminin mümkün olacağı bir kez daha gösterildi.” diye konuştu.
Projeyi, HÜ’den Prof. Dr. Sevda Şenel’in yürüttüğünü dile getiren Gümüşel, ekipte kendisinin yanı sıra Prof. Dr. Neslihan Gürsoy, Prof. Dr. Meral Sağıroğlu, Doç. Dr. Emirhan Nemutlu, Doç. Dr. Pınar Erkekoğlu’nun bulunduğunu belirtti. Gümüşel, şöyle devam etti: “Bundan sonraki aşamada Sağlık Bakanlığının ve ilgili kuruluşlarının desteği ülkemizdeki aşı AR-GE ve üretimi için çok önemli. Çünkü, aşıların büyük çoğunluğu kişi bazında satın alınarak değil Bakanlık ihalesiyle alınarak ulusal aşı programı doğrultusunda hedef grupların, özellikle çocukların aşılanması şeklinde kullanılıyor.
Yerli aşı üretiminin başlangıçtaki maliyeti, halen ihaleye giren aşılar için verilecek fiyatlardan daha yüksek olacaktır. Ancak Sağlık Bakanlığının ilk defa üretimi gerçekleştirilen Hepatit B aşısının piyasaya çıkarılması için destek vermesini bekliyoruz. Hacettepe olarak söz verdik ve yaptık. Bunun gururunu taşıyoruz.”
“PROJEDE DEVLETİN DESTEĞİ ÇOK ÖNEMLİ”
Gümüşel, HÜ Eczacılık Fakültesinin 2013’de, mümkün olan en kısa süre içerisinde Türkiye’de aşı AR-GE’sinin tamamlanması, formülasyonu ve sonrasında da gerçek boyutta üretilerek piyasaya çıkarılması konusunda üniversite ve sanayi iş birliğini hayata geçirmek için çalışmalara başladığını anlattı. Aşı alanında dünya standartlarına uygun bir üretimin büyük yatırımlar gerektirdiğini vurgulayan Gümüşel, şunları kaydetti:
“Bu çalışmaya başlamadan önce, Sağlık Bakanlığının ulusal aşı programını belirleyen, aşıların ülkeye girişini düzenleyen, kontrollerini yapan tüm birimlerin yetkilileriyle görüşülerek mevcut durum değerlendirildi, ihtiyaçlar belirlendi. Nereden başlanması gerektiği konusunda alt yapıyı oluşturduktan sonra projeyi gerçekleştirebilmek amacıyla gerekli destek sağlandı.
Bu doğrultuda, Sağlık Bakanlığının himayesinde firmalarla görüşmeler sürdürüldü ve 16 Aralık 2013’te Hacettepe Üniversitesi ve Keymen İlaç Sanayi ve Ticaret A.Ş. arasında Aşı Araştırma, Geliştirme ve Üretimi İş Birliği Sözleşmesi imzalandı.”
Gümüşel, üniversitenin ulusal projeye başlarken adımlarını çok dikkatli ve sağlam attığı değerlendirmesinde bulunarak, “Ulusal Aşı Projesi için Sağlık Bakanlığının desteği alındı. Yatırım gerektiren proje olduğu için Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığından ve Hacettepe Üniversitesinden de proje desteği verildi. Keymen İlaç Sanayi ve Ticaret A.Ş. ise aşı için Ekonomi Bakanlığından da öncelikli teşvik belgesi aldı. Aşı projesi, devletimizin 2023 hedefleri doğrultusunda ‘Ulusal Kalkınma Projesi’ olarak benimsendi” dedi.
Hepatit B nedir?
Hepatit B, karaciğerde iltihaplanmaya neden olan ve Hepatit B Virüsünün (HBV) neden olduğu viral bir hastalık olarak tanımlanıyor.
Hepatit B, uzun süre belirti vermeden ilerleyebiliyor. İleri aşamalarda karaciğer kanserine ve sirozla sonuçlanan ağır tabloya neden olabiliyor. Kronikleşme oranı yaş arttıkça düşüyor, bebeklerde kronikleşme oranı yaklaşık yüzde 90 iken, çocuklarda yüzde 25-50, erişkinlerde ise yaklaşık yüzde 5 olarak ifade ediliyor. Kanla taşınan bir virüs olan Hepatit B karaciğeri etkiliyor ve tahrip ediyor.
Hastalık, yorgunluk ve güçsüzlük, iştah kaybı, bulantı, kilo kaybı, karaciğer bölgesinde acı ve rahatsızlık, kaşıntı, avuç içinde kırmızı lekeler, örümcek bacaklarına benzeyen desenle tende görünebilen ince kan damarları, koyu renk idrar, ten ve gözlerde sararma, karın boşluğunda şişkinlik, yüksek ateş, nefes darlığı gibi belirtilerle kendi gösteriyor. Uzun dönemde karaciğer hastalığı, karaciğer yetmezliği, karaciğer kanseri ve hatta ölüm gibi ciddi sonuçlara yol açabiliyor. Hastalıktan aşı ile korunma sağlanabiliyor.
HABERTÜRK 02.06.2016