Ekonomi Bakanlığı’nın desteğiyle Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) ve Orta Anadolu İhracatçı Birlikleri (OAİB) tarafından koordine edilen ‘Türkiye İnovasyon Haftası Ankara Etkinlikleri’ne kendi vücudunu tamir eden mucit Nicolas Huchet damga vurdu. Engelli eli için 3D teknolojisini kullanarak 200 avroya ürettiği el ile ayakkabılarını bağlayabilen, frizbi oynayabilen Huchet, inovasyon için “Teknoloji var, zeka var, birlikte olun, motive olun ve soru sorun” diye konuştu.
İkinci gününde ilginç konular ve konuklarla devam eden Türkiye İnovasyon Haftası Ankara etkinliklerine gençler büyük ilgi gösterdi.
Etkinliklerin ikinci gününde konferanslar ile panelleri dikkatle izleyen öğrenciler, ayrıca marker hareketinde robotik ürünlerden Hekaton yarışmasında başarılı olan sanal oyunlara ve TÜBİTAK’ın stantlarındaki bilimsel araştırmalara kadar birçok inovatif ürünleri dikkatle izledi. Mucit Nicolas Huchet ise engelli eli için ürettiği biyonik elinin hikayesini anlattığı konferansında gençlere farklı dünyalar sundu.
Dijital oyun yarışması ‘Hekaton’ ödülleri verildi
Etkinliklerde, dijital oyun yarışması ‘Hekaton’da 48 saat içinde sanal oyunlar geliştiren gençlerin başarılı projeleri de ödüllendirildi. OAİB Koordinatör Başkan Yardımcısı Şerafettin Ceceli’nin verdiği ödüllerde üçüncülüğü Destiny of Leef ekibi ‘Together in the dark’, ikinciliği Kubra.in ekibi ‘H 11’, birinciliği de Hayali – Kuixo ekibi ‘Journey’ oyunu ile kazandı.
200 avroya biyonik el yaptı!
‘Engel Tanımayan İnovasyon’ konulu konferansıyla gençlere ilham veren mucit Nicolas Huchet, 3D ile ürettiği biyonik elinin hikayesini anlattı. Engelli olmanın zor bir durum olduğunu belirterek, “Engelli elim nedeniyle başkalarının ilgisini çekiyordum. Kendi vücudumu tamir edebilirim diye düşündüm. Protez elimi çıkararak FABLAB’da üç boyutlu yazıcıda el yapmaya başladım. Kendi vücudumu tamir edince çok mutlu oldum. Bu biyonik el sadece 200 avroya mal oldu” diyen Huchet, birlikte düşünerek insanlar için yararlı işler yapılabileceğini vurguladı.
Biyonik eli ile artık ayakkabılarını bağlayabildiğini, frizbi oynayabildiğini aktaran Huchet, “Dünyadaki herkesle bu elle tokalaşıyorum. İnsanlar şaşırdılar, olumlu bir etki yarattım. İşte inovasyon bu. Motive olun, soru sorun ve çekinmeyin. Tek bir soru ile bunları yapabilirsiniz. Yeni yüzyılda her şeyi başarabilmek için tek şeye ihtiyaç var. Bu da birlikte çalışmak. Teknolojimiz var, zekamız var, çabamız var, birlikte olursak başarabiliriz. Dünyayı değiştirmeyeceğiz, biz kendimizi değiştireceğiz. Dünya da o zaman kendiliğinden değişecek” şeklinde konuştu.
“Öğrenmeyi öğrenmek gerek”
Gelecek Bilimci Bruno Marion da dünyanın kaotik durumuna dikkat çekerek bunun değişimle düzelebileceğinin altını çizdi. Marion değişim için de “Çok hızlı öğrenmeyi bilmek ve öğrenmek gerek. Öğrenmeyi unutmamak gerek” diye konuştu.
Animasyon Filmler ve Sinema Endüstrisi panelinde de çizgi film dünyasının önemli karakterlerinin nasıl hayal edilerek yaratıldığı detaylarıyla anlatıldı. Bu panelde Düşyeri Stüdyoları Kurucusu ve ‘PEPEE’ Çizgi Filmi Yaratıcısı Ayşe Şule Bilgiç, ‘Kötü Kedi Şerafettin’ Animasyon Filmi Yönetmeni Mehmet Kurtuluş, Görsel Efekt Süpervizörü Sinan Vural, Canlandıranlar Derneği /ASIFA Türkiye Başkanı Berat İlk ile Yapımcı ve Yönetmen Avni Barış İslamoğlu gençleri hayal dünyasına taşıdı.
Otomobil tasarımcısı Erbakan Malkoç da oradaydı
Ünü ülke sınırlarını aşan, Türkiye’de otomobil dönüşüm sektörünü başlatan ve tasarımlarıyla ABD’den, Avrupa’dan ödüllerle taçlandırılan ünlü otomobil tasarımcısı Erbakan Malkoç ise 4 Mayıs Çarşamba günü “Sıra Dışı Girişimciler” konferansı kapsamında sanayiciler, akademisyenler ve üniversite öğrencileriyle bir araya geldi.
Konferansta 20 metrekarelik bir atölyeden dünya ligine uzanan yolculuk öyküsünü paylaşan Malkoç, ülke ekonomisini geliştiren en önemli adımın inovasyon olduğunu vurguladı. Türkiye ekonomisinin çok fazla girişimciye ihtiyacı olduğunu belirten DizaynVip Group Başkanı Erbakan Malkoç, şöyle devam etti:
“Şu anda Türkiye ekonomisindeki en büyük eksikliklerden biri, girişimciler. Fakat girişimcilikten kastım bir cafe veya dükkan açıp ‘Ben girişimciyim.’ demek değil. Girişimcilik demek, zorlukların içerisinden gelip ülkeye ne katacağını düşünerek, gerçekten yeni fikirler üreterek onları hayata geçirmek için var gücümüzle çalışmaktır.
Ülkemiz gençliği çok zeki fakat ilk adımı atma konusunda ne yazık ki cesaret gösteremiyor. Önlerinde benim gibi bir rol model varken, imkansız olarak her şeyi rahatlıkla yapacaklarına kendilerini inandırmaları için Türkiye’nin her köşesindeki üniversite öğrencileriyle bir araya geliyorum. Düşünebiliyor musunuz? 10 yaşında tamirhanede çırak olarak başlayan iş hayatımda bugün dünyanın en önemli ödülleriyle taçlandırılıyorum. 2014’te ABD’nin en prestijli organizasyonu IMA IMPACT Teknoloji Zirvesi’nde ‘Dünya’da Otomobil Tasarımında Teknolojiyi En İyi Kullanan Firma’ ödülünün sahibi olduk. Google, Facebook, Adobe, IBM ve diğer birçok internet – teknoloji devinin katıldığı törende Türkiye adına böyle bir ödül almak bizim için çok büyük bir gurur.”
İnovatif ürünler geliştiriyoruz
Konuşmasında daha parlak bir gelecek için yenilikçi fikirler oluşturmanın önemine dikkat çeken Malkoç, “Kazanmış olduğumuz tüm başarılar egomuzu değil, inovatif çalışmalarımızı destekledi. Sürekli yeni fikirler üreterek ve teknolojiyi yakından takip ederek çok önemli tasarımlara imza attık. 2015 yılı içerisinde ortaya çıkarttığımız ‘V-Diamond’, dünyanın hareketli aksamları sesle kontrol edilebilen ilk otomobili çok büyük ses getirdi. Şu anda çok önemli bir proje üzerinde çalışmalarımız devam ediyor. Bir aksilik çıkmazsa yıl içerisinde sizinle sohbet edebilen bir otomobili hayata geçireceğiz. Yani siz otomobilinize bindiğiniz zaman otomobiliniz size, ‘Buyurun efendim. Hoş geldiniz. Otomobilinizin klimasının derecesini kaça ayarlayayım?’ gibi cümleler kurabilecek” dedi.
