Boğaziçi Üniversitesi Eğitim Fakültesi’nin davetiyle 8 Mart tarihinde Boğaziçi Üniversitesi’nde bir seminer veren Prof. Annsi Lindell dünyanın en başarılı eğitim modellerinden biri olarak kabul edilen Finlandiya’nın eğitim sistemini anlattı.
Anssi Lindell, “Reaching Success in Education: The Perspective of Finland” başlıklı seminerinde Finlandiya’da eğitimin sadece anaokul döneminde ücretli olduğunu ve anaokul ücretlerinin ayda 50-300 Euro arasında değiştiğini; anaokul sonrası eğitim hayatının ise tamamen ücretsiz olduğunu belirtti.
Lindell, Finlandiya eğitimin sisteminin 140 yıllık bir geleneğe sahip olduğunu ve bu gelenek çerçevesinde devletin parlamento aracılığıyla müfredatı belirlemek dışında eğitimin nasıl ve hangi yöntemlerle olacağına müdahale etmediğini söyledi.
Finlandiya’da eğitimin öğrencinin öğretmenleri ve diğer öğrencilerle interaktif bir ilişki kurmasını mümkün kılacak şekilde yapılanmış olduğunu belirten konuşmacı, öğrencilerin başarılı olabilmeleri için danışman öğretmenler, asistanlar gibi çok sayıda destekleyici olduğunu belirtti. Öğretmenlerin ders içeriklerini nasıl işleyeceklerine kendilerinin karar verdiğini anlatan Lindell, Finlandiya’da hiçbir okulda devletin müfettişlik gibi bir denetim görevi olmadığına da dikkat çekti.
Fin toplumu okumayı seviyor
Finlandiya’nın PISA sınavlarında dünya genelinde başarısından söz eden Lindell, bu başarının en önemli faktörünün ‘’öğrencilerin okumayı sevmesi’’ olduğunu söyledi. Fin toplumunda okuma oranının yüksek olduğuna dikkat çeken Lindell, Finlandiya’da gazete ve dergi okuma oranlarının çok yüksek olduğunu; nüfusun yüzde 80’inin hala basılı gazete okumayı tercih ettiğini ve ülke genelinde kütüphanelerin son derece donanımlı olup ücretsiz hizmet verdiğini anlattı.
Finlandiya’da herkesin eğitime eşit olarak hakkı olduğuna değinen Anssi Lindell, ülkede kız-erkek okulu ayrımı olmadığın, okulların öğrenciyi değil öğrencinin okulunu seçtiğini ve temel eğitim kapsamında okul materyallerinden sağlık hizmetlerine, beslenmeden ek derslere hiçbir ücret ödenmediğini ifade etti. Öğretmenliğin hala saygın bir meslek olduğuna da değinen Lindell, ‘’Maaşlar çok yüksek değil ancak Finlandiya’da öğretmen olmayı seçen çok sayıda insan var çünkü mesleki motivasyonu çok fazla’’ dedi. Fin eğitim modelinin esnek, çeşitliliği ön plana alan, öğretmene inisiyatif veren bir model olduğunu vurgulayan konuşmacı, matematik, fen bilimleri ağırlıklı ve not odaklı olan Batı eğitim modelinden farklı olarak Fin modelinin yaratıcılığa ve öğrencinin kişisel yeteneklerine daha fazla önem verdiğini ekledi.