Doğadaki pek çok canlı ve cansız varlıkta altın oran gözlemlenir. Altın oran yüzyıllardan beri estetikle ve güzellikle ilişkilendirilmiş ve tarihe damga vurmuş birçok sanat eseri bu oran göz önünde bulundurularak tasarlanmıştır.
Bir doğru parçasını ikiye böldüğümüzü düşünelim. Büyük parçanın uzunluğunun küçük parçanın uzunluğuna oranı, tüm doğru parçasının uzunluğunun büyük parçanın uzunluğuna oranına eşit olsun. Yaklaşık olarak 1,6180339887498948482045868
Kalbimiz hiç durmadan kasılarak (sistol) vücudumuza kan pompalar ve gevşeyerek (diyastol) vücuttan kan çeker. Bu döngü sağlıklı bir kalpte dakikada 60-100 kere tekrarlanır. Araştırmacılar sağlıklı insanlarda kalbin sistol ve diyastol sürelerini incelemişler ve diyastol süresinin sistol süresine oranının altın orana eşit olduğunu tespit etmişler. İlginç olarak kalbin toplam atım süresini, diyastol süresine oranladıklarında da aynı oranı bulmuşlar. Benzer bir ilişki, kalbin kanı vücudumuza pompaladığında oluşan büyük kan basıncıyla kalbin gevşemesi sırasında oluşan küçük kan basıncı arasında da tespit edilmiş. Büyük kan basıncının küçük kan basıncına oranının altın orana yakın olduğu belirlenmiş. Özellikle uyku sırasında ölçülen kan basıncı değerlerinin altın orana çok yakın olduğu görülmüş. Ayrıca sağlıklı insanlarda kalbin dikey kesitinin çapının yatay kesitinin çapına oranının altın orana yakın olduğu, kalp hastalarındaysa bu oranın altın orandan farklı olduğu tespit edilmiş.