’Aşk ve Matematik’’ kitabının yazarı, ünlü matematikçi Frenkel Boğaziçi Üniversitesi’nde “Yapay Zekâ Çağında Aşk ve Matematik” konulu bir seminer verdi.
Matematiksel fizik alanında Herman Weyl Ödülü sahibi olan 3 kitap ve 80’in üzerinde akademik yayına imza atan Prof. Edward Frenkel, Boğaziçi Üniversitesi’nde “Yapay Zekâ Çağında Aşk ve Matematik” konulu bir seminer verdi. Geçtiğimiz günlerde Türkçe’ye de çevrilen “Aşk ve Matematik” kitabından yola çıkarak verdiği seminerde Prof. Frenkel matematiğin insanlığı birleştiren bir dil olduğundan yapay zekâ çağında insanlığın durumuna dek birçok konuda çarpıcı açıklamalarda bulunarak dinleyicilerden yoğun ilgi gördü.
Prof. Frenkel, sözlerine öncelikle matematiğin insanlar için birleştirici bir dil ve anlamlar bütünü yarattığından bahsederek başladı. İnsanlık tarihi boyunca birçok formül, teori ve bilgi birikimini bugünlere değin getirmemize yardımcı olmuş olan matematiğin rakamsal dilinin evrensel bir dil olduğunu söyledi. Bu bilgiyi ve dili her ırk, toplumsal cinsiyet, etnik köken ve dinden insanların paylaşabilmesinin, matematiğin insanlığı birleştiren bir güç haline gelebilmesini sağladığını belirtti. Aynı zamanda bu bilginin kimseye ait olmadığını ve insanlığın ortak mirası olduğunu da sözlerine ekledi. Matematiğin altında yatan bu birleştirici gücün günümüzde farklılıklar üzerinden bu kadar ayrışmışken inanılmaz bir imkan barındırdığını söyleyen Prof. Frenkel, bu imkânın farklılıklarımızdan çok ortaklıklarımıza dikkat çektiğini söyledi.
Daha sonra yapay zekâ, matematik ve aşk konularındaki fikirlerini dinleyicilerle paylaşan Prof. Frenkel, aşkın rakamlarla ifade edilip edilemeyeceğini yakın zamanda düşünmeye başladığını ve en sonunda aşkın rakamlardan fazlasını ifade ettiğine karar verdiğini söyledi. Ama şu anda içinde yaşadığımız toplumun aşkı bir kimyasal bir reaksiyon veya zekâyı bir algoritmalar bütünü olarak görebildiğini ve bu yaklaşıma karşı dikkatli olmamız gerektiğini söyledi. Özellikle yeni neslin ve teknoloji bilimleriyle uğraşan insanların bunu daha sık dile getirebildiğini söyleyen Prof. Frenkel, teknolojinin insanlığa hizmet ettiği sürece faydalı olduğunu ama insanın ve insan beyninin bir yazılımlar bütününe dönüştürme fikrinin insanlık için korkutucu olduğunu söyledi. Özellikle yapay zekâ ve ölümsüzlük alanında yapılan çalışmaların bu noktayı iyi değerlendirmesi gerektiğini belirtti. Fakat geleceği düşünmeden önce sorunu görebilmek için bugüne bakabileceğimizi söyleyen Prof. Frenkel bugün makinelerin insanların insiyatifleri dışında havalanabildiğini veya her ne kadar ileri teknolojinin bir ürünü olsalar da makinelerin işlevlerinin aynı anda birçok insanın ölümüne neden olabildiğini belirtti. Prof. Frenkel, bizden, bizim inançlarımızdan, içgüdülerimizden bağımsız bir teknolojinin insanlığın yararına bir üretim olamayacağından bahsetti. Makinelerden çok insanlığa ihtiyacımız olduğunu vurgulayan Prof. Frenkel, konuşmasına “Biz birlikte yaşıyoruz, paylaşıyoruz, seviyoruz ve nefes alıyoruz” diyerek son verdi.
